7 Ekim 2015 Çarşamba

Dunston kupayı Efes'e getirdi

Cumhurbaşkanlığı Kupası finalinde Anadolu Efes son saniyede Dunston'ın basketiyle Pınar Karşıyaka'yı 76-74 yendi ve 10.kez bu kupayı kazanmış oldu.


Maçın Hikayesi: Pınar Karşıyaka'da Ragland, Efes'te ise Doğuş-Cedi sakatlıkları nedeniyle forma giyemediler. Efes, kadro derinliğiyle sakatlıkların etkisini fazla hissetmedi; Karşıyaka ise özellikle maçın başında gard rotasyonunda ciddi sorun yaşadı.


Karşıyaka Ragland'ın yokluğunda Soner Şentürk'le başladı; Efes'te ise Tyus kadroya alınmadı, Heurtel'in yerine Granger ilk beşte başladı. Efes'te maçın başında Granger'ın yönettiği hücumlarda Bryant Dunston da çok iyi katkı verdi. Karşıyaka'da ise Soner Şentürk savunmada Granger'ın karşısında duramadı, hücumda da verimsizdi. KSK adına şanssızlıklar da eklenince beş dakikada skor 15-0 oldu... Moladan sonra Kenan-Iverson ikilisinin oyuna dahil olmasıyla KSK oyunu dengeledi, en azından fark açılmadı: 26-12


Efes ikinci çeyreğin başında üç dakika skor üretemedi, KSK ise farkı kapatma fırsatını kaçırdı. Sonraki üç dakikada ise Can Altıntığ'ın oyun kurucu oynaması ve Justin Carter'ın da devreye girmesiyle fark kapanmaya başladı, Efes ise Heurtel'in yönlendirdiği/yönlendiremediği hücumlardan sonuç alamadı; 16.dk da skor 29-28 oldu. Devre sonunda Dunston'ın tekrar devreye girmesi ile Efes üstünlüğü ele geçirdi; ilk yarı 37-30 sona erdi.



İkinci yarıya iyi başlayan takım Efes oldu ve fark tekrar çift hanelere çıktı: 44-33 (23) Pota altında Ahmet de etkili olurken, Karşıyaka'da Justin Carter daha fazla devreye girmeye başladı; Karşıyaka bir türlü öne geçemedi ama farkı kapattı. Son çeyreğe 54-52 ile girildi.


Son çeyreğe KSK Josh Carter-Baygül'ün üçlükleriyle başladı ve 58-54 ile öne geçti. Batuk'un toplamda 3/3 üçlük attığı bölümde Efes dengeyi sağladı. KSK beklenmeyen bir şekilde yerli oyuncularıyla etkili olurken, Efes yabancılarıyla cevap verdi. Son iki dakikaya girilirken Saric kritik bir top çaldı ve sol dipten attığı üçlükle avantajı takımına getirdi. Efes iki sayı öndeyken ve maçı bitirmek için hücum ederken Heurtel kendi kendine topu kaybetti, Justin smaçladı. Son sekiz saniyelik bölümde ise Efes'te top Heurtel'de değil Granger'da oldu. Granger doğru tercihle içeri gitti, şutu kaçırdı ama Dunston'ın tamamlamasıyla kupa Efes'in oldu...



Efes yorumu: Efes'te top Granger'ın elindeyken takım müthiş başlamıştı. Sonrasında Heurtel'in oyuna dahil olması, takımı özellikle savunmada geriye düşürdü. Heurtel'in dış şutlarda başarısız olması ve KSK'nın da hem savunmada, hem hücumda ipleri sıkı tutması Efes'in oyunda üstünlüğü sürdürememesiyle sonuçlandı. Dunston benim beklediğimden daha etkili oldu diyebilirim; Efes kadro derinliğiyle Cedi Osman'ın yokluğunu fazla hissetmedi gibi görünse de Cedi'nin olduğu takım daha istikrarlı bir şekilde oynayacaktır. Euroleague'de Tyus'un da oynamasıyla savunmada böylesine çözünen bir Efes izlemeyeceğiz.



Karşıyaka yorumu: KSK cephesinde bu maçtan sonra akıllarda olacak olan soru ''Ragland olsa kupa gelir miydi?'' olacak. O sorunun cevabını bilmek zor, Ragland oynasaydı Carter bu kadar öne çıkacak mıydı veya dış oyuncular etkisiz mi kalacaklardı, savunmada bu kadar iyi bir dış savunma olacak mıydı; bunları bilmek imkansız. Bugün sahada olan Karşıyaka'nın berbat maç başlangıcından sonra çok iyi reaksiyon verdiğini söyleyebiliriz. Koç Ufuk Sarıca oyuncularını çok iyi tanıyor ve rakip takımı da kısa sürede çözüyor. Euroleague'de özellikle iç sahadaki maçlarda böyle geri dönüşler görebiliriz.





sahinarif88@hotmail.com



twitter: @arifsahin1

5 Ekim 2015 Pazartesi

Yeni Sezona Doğru - Trabzonspor Medical Park



Geçtiğimiz sezonun ikinci yarısında Nenad Markovic'in göreve gelmesiyle iyi basketbol oynayan başarılı sonuçlar alan Trabzonspor, Eurochallenge'da şampiyonluğu son saniyede kaybetti, ligde ise yarı final oynadı. Yeni sezon kadrosuna bakalım...


PG - Darius Johnson-Odom - Hakan Demirel - Fırat Töz


SG - Dwight Hardy - İbrahim Yıldırım


SF - Tarence Kinsey - Alper Saruhan - Gani Erdi Gülaslan


PF - Novica Velickovic - Berkay Candan


C - Andrija Stipanovic - Damian Kulig - Sertaç Şanlı




                                        OYUN KURUCULAR


NBA'e seçilmesine rağmen fazla oynama şansı bulamayan Darius Johnson Odom, geçtiğimiz sezon Cantu ile beraber İtalya Ligi ve Eurocup tecrübesi yaşamıştı. Cantu'da çok yönlü oyunuyla dikkat çeken Odom, genellikle 14s- 3r- 4a istatistikleri yakalamıştı. Serbest atışları ve dış şutları idare eder seviyede, dış savunmada da önemli bir isim olduğunu söyleyebiliriz.



Geçtiğimiz yıllarda Türkiye'nin en fazla ümit beslediği genç gardlardan biri olan Hakan Demirel, geçtiğimiz sezon da Uşak'ta az süre almıştı. Aldığı sürelerde topla fazla da oynamamıştı, bu sezon da benzer bir tablonun ortaya çıkması yüksek ihtimal.



'91li Fırat Töz de ligde rotasyon oyuncusu olarak gezen bir oyuncu. Bu sezon da Hakan'la birlikte yedek bekleyecekler.




                                 DIŞ OYUNCULAR



Geçtiğimiz sezon takımın başarılı olmasında aslan payını Dwight Hardy'ye veriyorum. -Markovic'i kenara koyarsak- Hardy geçen sezon Dee Bost gibi dengesiz ve genel olarak da verimsiz bir gardla beraber oynarken, onu çok iyi dengeledi ve takımdaki liderlik görevini üstlendi. Hardy'nin ligdeki en iyi serbest atıcılardan biri olduğunu görüyoruz ve dış şutları da oldukça can yakıcı oluyor. Hardy'nin Eurocup'ın en dikkat çeken oyuncularından biri olması da şaşırtıcı olmaz.


Hakan'la beraber Uşak'tan gelen İbrahim Yıldırım Banvit altyapısından yetişen ama kendisinden beklenen patlamayı bir türlü yapamayan bir oyuncu. Geçtiğimiz yıllarda Uşak kadrosunun en iyi yerli oyuncusu oldu, İbrahim'in iyi bir takım oyuncusu olduğunu yazabiliriz, dış şut tehdidine sahip olması ve top paylaşımındaki rolü önemli.


Tarence Kinsey de bu yılın flaş transferlerinden biri oldu. Daha önce Türkiye'de Fenerbahçe Ülker-Anadolu Efes formasıyla oynayan Kinsey, son olarak Nizhny'de oynamıştı. Çok atletik bir oyuncu olmasının yanında son yıllarda daha iyi şut attığını da görüyoruz, iyi bir dış savunmacı.


Önceki yıl Uşak'tan gelen ve bu yıl Trabzon'da ikinci sezonunu geçirecek olan tecrübeli oyuncu Alper Saruhan geçen sezon takımda en fazla süre alan yerli oyunculardan biriydi. Bu sezon, daha iddialı transferler sonrası biraz daha az süre alması muhtemel, fazla top kullanmayan oyuncu ortalama üzeri bir dış savunucu olarak değerlendirilebilir.


Geçtiğimiz sezon Özel Gelişim Koleji ile İkinci Lig'de oynayan Gani Erdi Gülaslan da dış oyuncu rotasyonunun son parçası olacak.



                                                  UZUNLAR



Geçtiğimiz sezon 'Trabzon'da kendini buldu' diyebileceğimiz Novica Velickovic özellikle Avrupa maçlarında daha iyi oynadı ve Hardy ile beraber takımın lider oyuncusu oldu. İyi bir şutör olması kendisini özel kılıyor. Ağır sakatlıklarından sonra eskisi kadar güçlü değil ama Eurocup seviyesinde yine önemli bir koz olacaktır.


Üstüste beşinci sezonuna da farklı bir takımda başlayacak olan Berkay Candan geçtiğimiz sezon Banvit'le özellikle Eurocup'ta iyi maçlar çıkarmıştı. Dış şut tehditi olsa da geçen sezon bu alanda fazla etkili olamadı, sert savunması ve takım oyununu bozmayan oyun yapısıyla faydalı bir oyuncu olduğunu söyleyebiliriz.


Andrija Stipanovic de geçen sezon özellikle Avrupa maçlarında etkili oldu. Markovic'in oyun yapısına uyduğunu söyleyebiliriz, gard olarak Bost'tan sonra Odom'la oynaması kendisi adına daha iyi olacaktır.


Damian Kulig de bu sezonun bomba transferlerinden biri. Turow'da gösterdiği performanstan sonra, Euroleague'in üst seviye takımlarına gitmesi de sürpriz olmazdı ama Trabzonspor erken davranarak onu kadroya dahil etti. Geçtiğimiz sezonki oyununa bakarsak, sahada etkili olmadığı bir alan yok. İçerden-dışardan-serbest atış çizgisinden skor bulabiliyor. Savunmada çok etkiliydi. Tek eksik yönü, iyi bir pasör olmaması diyebiliriz.


Sertaç Şanlı da pota altı rotasyonunda yer alan diğer yerli oyuncu olacak.










                Tahmin: Trabzonspor bu sezon hem ligde, hem de Eurocup'ta mücadele edecek. Ligde play-off'un en büyük favorilerinden biri olduklarını söyleyebiliriz. Eurocup'ta da yeni transferlerin takıma uyum sağlamasıyla birlikte başarılı olabileceklerini öngörebiliriz.






sahinarif88@hotmail.com



twitter: @arifsahin1

3 Ekim 2015 Cumartesi

Yeni Sezona Doğru - Galatasaray Odeabank

Geçtiğimiz sezon maddi sıkıntılar ve sakatlıklardan dolayı sürekli sıkıntılar yaşayan Galatasaray MP sezonu Türkiye Ligi'nde çeyrek final ve Euroleague'de Top16 ile bitirmişti. Yeni sezona yeni isim sponsoruyla başlayan GS yine kadrosunu baştan aşağı yeniledi, yeni sezonda Eurocup'ta mücadele edecek olan takımın kadrosunu inceleyelim...


PG - Erick McCollum - Şafak Edge

SG - Sinan Güler - Göksenin Köksal - Doğukan Şanlı

SF - Vladimir Micov - Blake Schilb

PF - Caleb Green - İzzet Türkyılmaz - Ege Arar

C - Joey Dorsey - Stephane Lasme




                                        OYUN KURUCULAR


'88li Erick McCollum, önceki sezon Panionios'ta, geçen sezon ise Zheijang'da kazanabileceği tüm sayı krallıklarını kazandı ve takımlarını skor yönünden sırtladı. Panionios'taki sezonunda hem Yunan Ligi'nde hem Eurocup'ta sayı kralı olurken, iyi yüzdeler tutturduğunu söylemek mümkün. Asist/top kaybı oranında ise fazla yüksek rakamları yok. Topu takım arkadaşlarıyla paylaşmayı pek sevmeyen bir oyun tarzı var.


'92li Şafak Edge de Banvit altyapısının yetiştirdiği önemli oyunculardan biri. Geçtiğimiz sezon, Banvit takımında hem ligde, hem de Eurocup'ta önemli süreler aldığını görüyoruz. Serbest atış çizgisinden güvenilir bir el değil, az top kaybı yapması ve zaman zaman da dış şut tehdidi olması dikkat çeken özellikleri.






                                                   DIŞ OYUNCULAR


Takımda üçüncü sezonunu geçirecek olan Sinan Güler, geçtiğimiz sezon kariyerinin en iyi sezonunu yaşadı diyebiliriz. Transfer edilen birçok yabancıdan istenen verimin alınamaması ve bazı oyuncuların ayrılmasından sonra takımın belli bir başarı çizgisinde kalmasını sağlayan en önemli oyuncu oldu diyebiliriz.


Geçtiğimiz sezonu Darüşşafaka Doğuş'ta kiralık olarak geçiren Göksenin Köksal, bu yıl Galatasaray'a geri döndü. Göksenin, önceki yıllarda bildiğimiz üzere savunmada çok güçlü bir oyuncu; geçen sezon özellikle dış şutlarda etkili olabildi ve Milli Takım'a da seçildi. Göksenin'in serbest atış çizgisinde de kendisini geliştirdiğini söyleyebiliriz.


Takımın tecrübeli isimlerinden Vladimir Micov Galatasaray'daki ikinci sezonunu geçirecek. Serbest atış isabeti çok iyi olan Micov, geçen sezon dış şutlarda önceki sezon CSKA'da olduğu kadar etkili değildi. Çok yönlü oyunuyla takıma maç içinde sistem değiştirme olanağı tanıyor. Şutör olarak oynayabildiği gibi, dört kısalı sistemde 4 numara olarak da oynayabiliyor.


Geçtiğimiz yıl Paris'te Fransa Ligi ve Eurocup'ta oynayan Blake Schilb, yazın da Çek Cumhuriyeti forması giymişti. Paris'te özellikle Eurocup maçlarında daha iyi rakamlara imza atan Schilb dış şutlarda çok etkili olabiliyor, iyi bir pasör ama top kaybı rakamları da yüksek olabiliyor.


'95li Doğukan Şanlı, Beşiktaş altyapısından yetişen bir isim, geçen sezonun ikinci yarısında Sakarya'da oynamıştı. Sakarya'da az süre aldı, aldığı sürelere oranla idare eden bir görüntü çizdi. Yazın U20 Avrupa Şampiyonası'nda forma giydi ama takımda çok az süre aldı. İlginç bir transferle, Galatasaray'a geçti diyebiliriz, çok ekstra durumlar olmadıkça takımda süre almayacak gibi duruyor.




                                                                UZUNLAR




Geçen sezondan kalan tek uzun genç Ege Arar oldu. Geçen sezon, takımdan ayrılan oyuncuların da etkisiyle kadroda kendine yer bulan Ege, tecrübe kazandı. Yazın U19'da bronz madalya kazanan takımda yer aldı, daha sonra U20'de oynasa da çok az süre aldı.


Sürekli takım değiştiren isimlerden olan Joey Dorsey geçtiğimiz yıl NBA'de fazla süre alamadı; serbest atış çizgisinden felaket şut attığını söyleyebiliriz. İri yapısına karşılık oldukça atletik bir oyuncu olan Dorsey, özellikle hücumda etkili olacaktır. Galatasaray'ın sağlık sorunları nedeniyle fazla katkı alamadığı Jawai'nin sağlıklı ve daha atletik bir oyuncu tipini transfer ettiğini söyleyebiliriz.


Üstüste beşinci sezonunu da yeni bir takımla açan Caleb Green, son iki sezonda Sassari ve Unicaja Malaga formalarıyla Avrupa basketbolunda dikkat çekti. Dış şut tehdidiyle dikkat çeken Caleb önemli bir skorer ve savunmada da fena bir oyuncu değil. Sağlık sorunları sebebiyle Galatasaray'a imza atıp atmayacağı belirsizdi, takımda olmasına karar verildi.


Geçtiğimiz yıllarda Euroleague'de oynayan Stephane Lasme Efes'in Dunston tercihiyle boşa çıktı ve EL takımları yerine Galatasaray'ı tercih etti. Çok iyi bir savaşçı olan Lasme, savunmadaki etkinliğiyle dikkat çekiyor. Orta mesafe şutları ve ikili oyunlardaki başarıları kendisini hücumda da özel bir oyuncu kılıyor. Geçen sezon Efes'te Krstic'in sakatlıkları ve koçun tercihi nedeniyle Lasme-Krstic aynı anda fazla sahada kalamamıştı; Ataman bu sezon sıklıkla Lasme-Dorsey'i aynı anda sahada tutabilir, bu durumda müthiş etkin bir pota altı izleyebiliriz.


Banvit altyapısından yetişen bir başka isim olan İzzet Türkyılmaz geçen sezon Fenerbahçe Ülker'de başlamıştı. Le Mans'dan sonra Sibenik'te oynadı. Serbest atışları kötü, dış şutları ise orta derecede diyebiliriz. Blok tehdidi üst seviyede. Bu sezon Galatasaray'ın 'en kapalı kutu transferi' diyebiliriz.










                Tahmin: Galatasaray Odeabank -kağıt üzerinde- ligde başta Efes-Fenerbahçe olmak üzere şampiyonluğa oynayan takımların arkasında kalsa da Eurocup'ın en büyük favorisi olarak duruyor. Bu beklentilerin, gerçekleşmeye ne kadar yakın olduğunu sezon içinde göreceğiz. Ergin Ataman'ın dördüncü sezonunda Galatasaray yabancı transferinde oldukça isabetli tercihler yaptı diyebiliriz, yerli oyuncular ise -Sinan Güler hariç- ne yapacakları belirsiz oyuncular ve GS'ın sezon içinde ne kadar başarılı olacağı da biraz yerlilerin performansına bağlı olacak diyebiliriz.






sahinarif88@hotmail.com



twitter: @arifsahin1

1 Ekim 2015 Perşembe

Yeni Sezona Doğru - Pınar Karşıyaka

Geçtiğimiz üç sezon boyunca Ufuk Sarıca'nın koçluğunda, Dixon-Diebler'ın etrafında şekillenen kadrolar kuran Pınar Karşıyaka iki gardını Türkiye'nin en pahalı iki takımına gönderdikten sonra büyük bir kadro yenilenmesi yaşadı. Türkiye Ligi'nin son şampiyonu, geçen yıl Eurocup'ta da çeyrek final oynamıştı. Bu sezon Euroleague'de mücadele edecekler. Kadroyu inceleyelim...


PG - Joe Ragland - Kenan Sipahi - Soner Şentürk


SG - Justin Carter - Can Altıntığ - Muhammed Baygül


SF - Josh Carter - İnanç Koç - Mertcan Solkol


PF - Kenny Gabriel - Kerem Gönlüm - Mert Celep


C - Juan Palacios - Colton Iverson - Egemen Güven




                                          OYUN KURUCULAR



'89lu Joe Ragland, Dixon sonrası dönemde takımın transfer edebileceği en iyi gardlardan biriydi. 2013/14'te Cantu ile beraber başarılı bir grafik çizdi ve EA7 Milano'ya transfer oldu. Milano'da ligde sayı ortalaması düşse de ribaund-asistlerde ve şut yüzdelerinde istikrarlı olduğunu görüyoruz. Serbest atışlarda %80'i, üçlük atışlarda %43'ü aşan ortalamaları var. Karşıyaka'da Cantu'daki takım içi rolüne uygun bir rol oynayacağını söyleyebiliriz; Cantu'da 14s-3a gibi ortalamalar yaparken 2'nin üstünde top kaybı ortalaması vardı.


Kenan Sipahi'nin Fenerbahçe'den kiralanması sonrası rotasyonda Ragland'ın arkasında yer alacağını söyleyebiliriz. Kenan, önceki sezon yaşadığı ağır sakatlıktan sonra geçen sezon Fenerbahçe Ülker'e kısıtlı katkı vermişti ama özellikle savunmada faydalı olduğunu söyleyebiliriz. Karşıyaka'da Fenerbahçe'ye nazaran daha fazla süre bulması muhtemel; Kenan'ın etkili oynaması Türkiye açısından da önemli olacaktır.


Ligimizin tecrübeli gardlarından Soner Şentürk, Karşıyaka'daki dördüncü sezonuna başlayacak. Soner aldığı sürelerde topla fazla oynamazken, dış savunmada da önemli katkı yapabiliyor. Kenan'ın kadroya katılması durumunda aldığı sürelerin daha da azalması muhtemel.




                                      DIŞ OYUNCULAR


Uşak'ta geçirdiği yıllardan sonra geçen sezonun ikinci yarısında Galatasaray forması giyen Justin Carter, yazın da Phoenix Suns ile beraber Yaz Ligi'nde oynamıştı ama fazla şans bulamadı ve gönderildi. Carter'ın gönderilmesinin bu yıl Galatasaray'ın transfer döneminde yaptığı en büyük hata olduğunu düşünüyorum. Uşak'taki yıllarından da özellikle beğendiğim bir oyuncu olan Carter GS döneminde de aldığı süreleri iyi değerlendirmişti, hücumda patlayıcı bir güce sahip ve direkt potaya gidip savaşan bir oyuncu. Savunmada da çok önemli bir güç. Eksik yanları, serbest atışları ve dış şutları diyebiliriz.


Josh Carter 2009 kariyer başlangıcından beri sadece Maccabi Ashdod’da iki yıl kaldı, onun haricinde her sezon takım değiştirdi; Almanya-İsrail-Rusya-İtalya derken Telekom’da geçirdiği sezondan sonra Türkiye’de ikinci sezonunu geçirecek. Geçen sezon Telekom’da özellikle dış şutlardaki performansıyla öne çıktı, serbest atış çizgisinden de başarılı ve geçen sezon oyunun asist yönünde de çok katkı verdiğini gördük. Siena’yla geçirdiği Euroleague sezonunda önemli bir takım oyuncusu olduğunu göstermişti.


Can Altıntığ sadece bir sezonun ardından yine Karşıyaka'da. Can önemli Avruğa tecrübesine sahip, top kaybı rakamları can sıksa da asistleri de önemli, takım kurgusunda önemli bir yere sahip olacaktır ki Karşıyaka'nın bench rotasyonunun da zayıf olduğu düşünüldüğünde bu sezon yine fazla süre alacağını düşünüyorum.


Karşıyaka'da üçüncü sezonunu geçirecek olan tecrübeli isim İnanç Koç, geçen sezon da takımda önemli rol almadı ama takım liderliği yönünden önemli katkısı oldu. Topla fazla oynamıyor, ribaundlarda ve takım savunmasında öne çıkıyor. 3/4 pozisyonlarında oynayarak rakibin dengesini bozmada rol aldığını yazabiliriz.


TED'de geçirdiği iki sezonun ardından KSK'ya transfer olan '92li Muhammed Mustafa Baygül zaman zaman çok dengesiz olabilse de, takıma katkı verebilecek olan isimlerden ve jenerasyonunun da önemli isimlerinden biri. Geçtiğimiz iki sezonda TED'de önemli sayılabilecek süreler almasına karşılık, istikrarlı katkısı olduğunu söyleyemeyiz.


'96lı Mertcan Solkol, geçtiğimiz sezon da takımda forma şansı bulamadı. Karşıyaka altyapısından yetişen ve şu anda kadroda bulunan isimlerden biri.



                                                  UZUNLAR



Takımda ikinci sezonunu geçirecek olan pivot Juan Palacios geçtiğimiz sezon hem ligde, hem de Eurocup'ta takımın en etkili oyuncularından biri oldu. Pozisyonuna göre boyu biraz kısa olsa da, açığını atletikliğiyle kapatıyor. Önemli Avrupa tecrübesine sahip diyebiliriz. Dış şutu olmasa da orta mesafe şutlarındaki isabet oranı çok yüksek ve bu da onu özel kılıyor.


Palacios gibi takımda ikinci sezonuna başlayacak olan Kenny Gabriel de özellikle saha içi isabeti konusunda çok önde; serbest atışları ise endişe verici diyebiliriz. Kritik anlarda daha iyi oynaması ve dış şutlarda da etkili olması kendisini özel kılan etmenler; ikili oyunlarda da Palacios'a nazaran daha etkili diyebiliriz.


Beşiktaş-Laboral'le geçirdiği sezonlardan sonra üçüncü sezonuna da yeni bir takımda başlayacak olan Colton Iverson, Laboral'deki sezonunda Beşiktaş'taki sezonuna göre daha iyiydi diyebiliriz. Top kaybı rakamları iyice düştü ve serbest atış çizgisinde hala istenilen seviyede olmasa da daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. Karşıyaka adına özellikle savunmadaki performansı önemli olacak.


Türkiye Ligi'nin ve Euroleague'in en tecrübeli oyuncularından biri olan Kerem Gönlüm geçtiğimiz sezon Galatasaray forması giymişti, GS formasıyla istenenin altında bir çizgide olduğunu söylemek mümkün. İlerleyen yaşını da hesaba katarsak, savunmada eskisi kadar etkili olamıyor ve süreleri de azaldı. KSK'da tecrübesiyle fark yaratması beklenecek.


'96lı Egemen Güven bu yaz U19 takımının kaptanlığını üstlendi. Gençler seviyesinde başarılı grafik çizmesine rağmen, iki sezondur Karşıyaka'da fazla oynama şansı bulamadı. Bu sezon da Iverson-Gönlüm varken fazla şans bulması zor.


'95li Mert Celep geçen sezonun ikinci yarısında İTÜ forması giymişti. Takımda önemli süre almasına karşılık fazla etkili olamadığını söyleyebiliriz. Yazın ise U20 takımında oynamasına rağmen fazla şans bulamadı.







                Tahmin: Pınar Karşıyaka kadrosunu -mecburen- baştan aşağı yeniledi; bu sefer dış oyuncular yerine pota altı oyuncuları sabit kalmış oldu. Bu değişim sonrası Karşıyaka'nın geçtiğimiz sezon olduğu kadar güçlü olduğunu düşünmüyorum; özellikle ilk aylarda zorluklar yaşamaları olağan ama atletik oyunculardan kurulu heyecan verici bir takım kurdukları kesin. Özellikle Justin Carter-Kenny Gabriel varken sezon boyunca birçok şık pozisyon izlememiz kesin gibi duruyor.











sahinarif88@hotmail.com



twitter: @arifsahin1

29 Eylül 2015 Salı

Yeni Sezona Doğru - Beşiktaş

Geçen sezona Ahmet Kandemir'le başlayıp, başarısız sonuçlar alan ve Eurocup'ta ikinci tur grubundan çıkamayan Beşiktaş sonrasında Henrik Dettman'la anlaşmıştı, TBL'de de play-off'a kalamayarak hayal kırıklığı yarattılar... BJK yeni sezon için kadrosunu baştan aşağı yeniledi, inceleyelim...



PG - Nate Wolters - Engin Atsür - Kartal Özmızrak


SG - DJ Seeley - Evren Büker - Muratcan Güler


SF - Tremmell Darden - Cenk Akyol


PF - Erik Murphy - Leon Radosevic - Doğan Şenli - *Lamont Hamilton


C - Maciej Lampe - Emre Bayav



                                                      OYUN KURUCULAR



2013 NBA Draft'ının 38 numarası Nate Wolters etkileyici çaylak sezonundan sonraki sezonda etkili performans sergileyemedi ve yeni sezon için de NBA'de sözleşme yapamadı, Avrupa yolunu seçti. Nate'in NBA istatistiklerine bakarsak, aldığı sürelere oranla iyi bir asistçi olduğunu görüyoruz ama diğer taraftan da şutları hiç iyi değil. Serbest atış yüzdesi bir oyun kurucuya göre kötü sayılır. Kariyerinde çıkış peşinde...


Ligimizin tecrübeli isimlerinden Engin Atsür'ün adı, yaz döneminde Efes'le anılmıştı ama kadroda kaldı. Engin Atsür formda olduğu sürece takıma liderlik edebilecek kadar iyi bir oyuncu ama kariyeri boyunca yaşadığı sakatlıklardan dolayı pek kendisinden beklenenleri sahaya yansıtamadı, ne olursa olsun, iyi bir yedek olacaktır.


16 yaşında takımın yükselen değeri olan, Kandemir döneminde kadro dışı bırakılan Kartal Özmızrak, Eskişehir'deki kiralık döneminin ardından Beşiktaş'a geri dönüyor. Yazın U20'de takımın lideri oldu ve bronz madalya getirdiler. A Milli Takım'da ise kadroda yer almasına rağmen fazla oynama fırsatı bulamadı. Kartal'ın geçen seneki istatistiklerine bakacak olursak, aldığı sürelere göre az asist yaptığını ve top kaybı rakamının da yüksek olduğunu söyleyebiliriz, fena bir dış savunmacı değil, oyuna hız kazandıran bir oyuncu ama bu performansıyla fazla süre alması zor gözüküyor.



                                                DIŞ OYUNCULAR


Tecrübeli oyuncu Tremmell Darden üstüste sekizinci sezona da farklı bir takımla başlıyor. Son dört sezonda Euroleague'de, farklı ülkelerde oynadı. Geçen yıl Olympiakos'la iki yıllık anlaşma yapmasına rağmen, birinci sezon sonunda takımdan ayrıldı. Darden'ın en iyi sezonunu Zalgiris'te geçirdiğini görüyoruz. RMD-Olymp sezonlarında yine ilk beşte başlamasına rağmen takımda aldığı rol değişti ve süreleri de düştü. İyi bir dış savunmacı, fena sayılmayacak dış şutu var, oyunun asist yönüne katkısı olmasa da oyun içinde fazla hata yapmıyor ve oyundan kopmuyor. Darden 11 yıl önce profesyonel kariyerine Erdemir'de başlamıştı, kariyerinin sonlarında yine Türkiye'de olacak. Tecrübesiyle Eurocup'ta takıma önemli katkısı olacaktır.


Kadroda bulunan isimler arasında Beşiktaş'ta en çok kalan isim olan Muratcan Güler Beşiktaş'ta dördüncü sezonuna başlayacak. Geçen sezon süresi düşen Muratcan'ın olumlu katkısı olduğunu söylemek de zor; asist/top kaybı yüzdesi düşük, dış şutlarda berbat, savunmadaki eski patlayıcılığı da yok.


Tecrübeli şutör/forvet Cenk Akyol 3.Efes döneminin ardından bu kez de Beşiktaş'la anlaştı. Geçtiğimiz sezon uzun bir sakatlık dönemi geçirmişti, sezon sonunda sakatlıktan döndü, çok kötü olmasa da beklenildiği gibi olduğunu söyleyebiliriz. Beşiktaş, Engin'den sonra bir başka riskli yatırımı da Cenk'e yaptı diyebiliriz. Tecrübeli oyunuyla ve fena olmayan dış şutlarıyla etkili olacaktır.


Bir başka tecrübeli dış oyuncu da Evren Büker. Evren de üstüste beşinci sezonunu da yeni bir takımla açıyor. Tofaş'ta geçirdiği iyi sezonun ardından geçen sezon Türk Telekom forması giymişti. Telekom'da Tofaş'taki istatistiklerinin altına düştüğünü görüyoruz -bu biraz da takımda sürekli değişim olmasıyla alakalı-


Dış oyunculardan en çok merak edilen isim DJ Seeley. '89lu Amerikalı Radnicki-Bayreuth sonrası geçen sezonun büyük bölümünü NBDL'de geçirdikten sonra sezonu Manresa'da bitirmişti ve bu sezon Beşiktaş'la başlıyor. Manresa'daki kısa döneminde ve bu sezonki hazırlık maçlarında dış şutlardaki çok yüksek performansıyla dikkat çekti. Serbest atışları iyi seviyede; asist/top kaybı oranında ise kötü bir tablo göze batıyor. Seeley'nin bir anlamda Lofton'ın varisi olduğunu söyleyebiliriz.




                                                         UZUNLAR



Fransa doğumlu Amerikalı/Fin forvet Erik Murphy 2013'te Chicago Bulls'ta forma giydikten sonra geçen sezon NBDL'de oynadı ve yaz döneminde de Dettman'la birlikte Finlandiya Milli Takımı'nda görev yaptı. Turnuvada takımın en çok süre alan oyuncusu olan Erik, 13.2s- 7.7r- 1.3b ortalamaları yakaladı. Dış şutlarda pozisyonuna göre iyi olduğunu söyleyebiliriz; dış şut performansını serbest atış çizgisine taşıyamıyor, bu yıl Beşiktaş'ın hücumda en çok top kullanan oyuncusu olması muhtemel.


Bu pozisyona transfer edilen ilk isim Lamont Hamilton olmuştu ama Hamilton sakatlığından beri sezon başını kaçıracak, alternatif olarak Leon Radosevic tranfer edildi. '90lı Radosevic, iki sezonluk Alba Berlin macerasından sonra İstanbul'a geldi. Hamilton'la karşılaştıracak olursak; belki de ilk tercih olması gereken isimdi diyebiliriz. Dış şut kullanmıyor, pota altında hücumda önemli bir silah, ortalama üstü serbest atış kullanıyor ve savunmada da ortalama diyebiliriz, genç yaşına rağmen önemli Avrupa tecrübesi var.


Beşiktaş'ta ikinci sezonunu geçirecek olan Muhammed Doğan Şenli geçen sezon az süre almıştı, bu sezon da öyle olması muhtemel. Dettman'ın sisteminde dış şut atan uzun oyuncular önemli ve Doğan da bunu yapmaya çalışıyor, savunmada sert bir oyuncu.


Euroleague'in tecrübeli uzunu Maciej Lampe, son iki sezonda Barcelona sistemine pek uyum sağlayamamış olsa da görevini yerine getirmeye çalıştı. İstikrarsız bir dış şutör ama bu konuda çok istekli olduğunu söyleyelim; iyi bir serbest atıcı ve savunmada çok güçlü bir oyuncu, Lampe'nin bu sezon takımın en iddialı transferi olduğunu söyleyebiliriz.


Lamont Hamilton Laboral'de geçirdiği çok iyi sezonun ardından geçen sezona sakat başladı, sonra Krasny'e geçti ama orada da etkili olamadı, geçmişi sakatlıklarla dolu olan bir oyuncu ki Beşiktaş'a gelir gelmez de yeni bir sakatlık geçirdi. Beşiktaş'ın yine riskli transferlerinden biri.


Geçtiğimiz sezon Darüşşafaka Doğuş'ta neredeyse hiç oynamayan Emre Bayav da ligimizin tecrübeli isimlerinden biri. İyi sayılabilecek bir dış şutu var. Emre'nin yıllardır kendisini geliştiremediğini, pozisyon bilgisinin zayıf olduğunu söyleyebiliriz.







                Tahmin: Beşiktaş'ın bu sezon biraz kapalı kutu bir takım kurduğunu, biraz da riskli transferler yaptığını görebiliriz. Genellikle sakatlık riski yüksek olan oyuncuları transfer ettiler -ki Hamilton'ın daha sezon başlamadan sakatlanmasıyla ilk fatura çıktı- Diğer taraftan ise tecrübeli oyuncuları transfer ettiler. Beşiktaş için de tahminlerimiz ilk ay sonunda netleşebilir.





sahinarif88@hotmail.com


twitter: @arifsahin1

27 Eylül 2015 Pazar

Yeni Sezona Doğru - Banvit

Her sezon üstüne koyarak ilerleyen Banvit, geçen sezon Türkiye Ligi'nde çeyrek finalde elenmişti ama Eurocup'ta yarı finale çıkarak kulüp tarihinin en büyük başarısını elde etmişlerdi. (her ikisinde de sonradan şampiyon olan takıma elendiler)

Chuck Davis döneminin bitmesinin haricinde geçen yıl takımın sürükleyici isimleri olan Rowland-Mejia da takımdan ayrıldılar ve yıllar sonra yeni sezona başlarken baştan aşağı yenilenmiş bir Banvit görüyoruz.


                PG –  Courtney Fortson - Phil Greene - İsmail Cem Ulusoy

                SG – AJ Slaughter - Dominique Johnson - Can Maxim Mutaf - Erkan Yılmaz

                SF- Keith Simmons - Tolga Geçim

                PF- Adrien Moerman - Nusret Yıldırım - Talat Alp Altunbey

                C- Gasper Vidmar - De Shawn Stephens




                                                       DIŞ OYUNCULAR



Banvit'in değişik transfer stratejisinden dolayı tüm dış oyuncuları beraber değerlendirmek istiyorum.



İlk olarak bu sezon ligimizde yer alacak olan en heyecan verici gardlardan biri olan Courtney Fortson'a bakalım... Geçtiğimiz yıl Avtodor'la beraber Eurochallenge'da oynayan Courtney takımını final-four'a taşıyamadı ama normal sezonun en dikkat çekici istatistiklerine imza attı. 17s- 6r- 10a ortalamalarıyla oynarken çok da iyi şut atmıştı ama 4.5 tk ortalaması endişe verici. Banvit'te Rowland'dan sonra yine benzer tipte bir gard takımda olacak ama Rowland'a nazaran sorumluluk almayı daha işi başardığını söyleyebiliriz.


Geçen sezon da zaman zaman süre alan ama daha çok Bandırma Kırmızı'da forma giyen İsmail Cem Ulusoy'a bakalım... Bu sezon da hazırlık döneminde az da olsa süre aldı. Güvenilecek bir şutu yok, asistlerini de top kayıpları dengeliyor ama rotasyonda yer alacak ve gelecek adına umut beslenecek bir oyuncu.


Takımın bu sezonki en iddialı transferi AJ Slaughter oldu. Slaughter da sürekli takım değiştirenlerden biri ve genel olarak ülke değiştiriyor. İtalya-Belçika-Fransa maceralarından sonra geçen sene Panathinaikos'la Euroleague'de oynadı. Panathinaikos'ta kötü bir sezon geçirmedi ama yine de gönderildi. İstikrarlı bir şutör olduğunu söyleyebiliriz, yazın Polonya'da asist yönünde etkili olduğunu da gösterdi ve hazırlık döneminde de öyle oynadı. Fortson'ı da sürekli oyun içinde tutmak ve dengelemek için Slaughter'ın da destek olması önemli olacak.



Dominique Johnson 1-2-3 pozisyonlarının tamamında oynayabildiği için, bu açıdan önemli bir kadro derinliği katacak. Geçen yıl sezona Polonya'da başladı, son olarak İsrail'de oynamıştı. Tarnobrzeg'di mükemmel istatistikleri, Maccabi Rishon'da biraz düşse de genel olarak etkileyici istatistiklere sahip olduğunu söyleyebiliriz. 15s- 2r- 3a ve çok iyi şut yüzdeleri ile az top kaybı yaptığını söyleyebiliriz.



Banvit'te ikinci sezonunu geçirecek olan Can Maxim Mutaf sakatlığı sebebiyle hazırlık dönemini kaçırmak zorunda kaldı. Geçen yıl sürekli kenardan geldi ve bazı maçlarda oyunun gidişatını etkileyen önemli performanslar sergilediğini söylemek mümkün; Dominique kadar sık top kullanmasa da iyi şut yüzdelerine sahip olduğunu söyleyebiliriz.


Devşirme statüsündeki Keith Simmons takımın en eski ve en tecrübeli oyuncusu konumunda. 'Görev adamı' kelimesinin karşılığı olarak niteleyebileceğimiz Simmons savunmada takımına liderlik ediyor, sert bir oyuncu ve özellikle karar anlarında oyuna olumlu katkısı oluyor.


Yazın Toronto Raptors'la yaz liginde oynayan Phil Greene'in vasat performansları oldu ve Banvit'e transfer oldu.



Tolga Geçim takımın bir diğer genç yıldız adayı; Tolga'nın yetenekleriyle Türkiye için de en fazla umut beslenen isimlerden biri olduğunu söyleyebiliriz. İki metrenin üstündeki boyuyla 2-3 numarada oynaması oyun içinde takımı için önemli avantaj yaratıyor. Oyunun asist yönüne katkıda bulunması ve verdiği müthiş paslarla hücum opsiyonunu arttırıyor; en önemli eksiği şutlar diyebiliriz; dış şutlarda vasatın çok altında bir performansı var. Geçen sezonun ilk yarısında -Lukic dönemi- önemli şans buldu ama ikinci yarıda -Ernak dönemi- fazla şans bulamadı. Yazın U19 ve U20'de oynamıştı. U19'da 6s- 6a ortalamalarıyla oynadı, U20'de süreleri fazla değişmese de asist olarak takıma fazla katkısı olmadı; özellikle savunmada etkili oldu.


'97li Erkan Yılmaz da bu yıl yükselen gençlerden. Yazın U18'de oynayan Erkan, fazla süre bulamasa da işin savunma kısmında etkili olmaya çalıştı. Pozisyonuna göre iyi bir ribaundçu olduğunu söyleyebiliriz.
       





                                                  4 NUMARALAR



Takımın bu sezonki en tecrübeli transferi olan Adrien Moerman, geçtiğimiz iki sezonda Limoges ile Fransa Ligi şampiyonluğu yaşadıktan sonra tekrar ülke dışında bir takımla anlaştı. 2.03 boyundaki Moerman, genel olarak 14-8-2 ortalamalarıyla oynuyor. İyi bir serbest atıcı olduğunu söyleyebiliriz; Chuck Davis gibi dış şut kullanmayı seviyor ve oyuna çok yönlülük kazandırıyor; savunmada da yine Chuck gibi sert bir oyuncu olduğunu söylemek mümkün.


26 yaşındaki Nusret Yıldırım, Mersin-Trabzon sonrası üstüste üçüncü sezona da farklı bir takımla başlayacak. Giderek yükselerek her sezon daha iyi oynadığını söyleyebiliriz. Geçtiğimiz sezon, Trabzon'da Markovic'in genel olarak ilk beş başlattığı ama daha sonra rotasyonda az süre verdiği isimlerden biri oldu. Çok fazla kullanmasa da iyi bir dış atıcı olduğunu söyleyebiliriz. Pota altında çok iyi bir savaşçı; yine Trabzon'daki ile benzer bir şekilde oynayacağı öngörebiliriz.


'94lü Talat Alp Altunbey, son yıllarda Bandırma Kırmızı'da önemli bir gelişme içerisinde olsa da Banvit'te pek süre alamadı. Bu dönem de hazırlık maçlarında fazla yer bulamadığını gördük.




                                                       PİVOTLAR
               

Gasper Vidmar da son yıllarda sürekli takım değiştiriyor; Türkiye Ligi'nin tecrübeli isimlerinden biri olduğunu söyleyebiliriz. Vidmar hücumda fazla sorumluluk almayan bir isim; son dönemde serbest atışlarını biraz geliştirse de iyi bir serbest atıcı olduğunu söylemek zor.


Uzun pozisyonundaki ilk tercih Jackie Carmichael olmuştu ama Jackie'nin sakatlığı planları bozdu ve DeShawn Stephens kadroya dahil edildi. Stephens'ın güvenilir görüntü çizmekten uzak olduğunu söyleyebiliriz; serbest atış çizgisinde çok sorun yaşıyor, yerine transfer yapılabilir yoksa Banvit'in pivot pozisyonunda çok sorun yaşayacağını söyleyebiliriz.






                Tahmin: Banvit'in Slaughter-Simmons-Moerman-Vidmar haricinde genellikle performansları öngörülemez oyunculardan oluştuğunu söyleyebiliriz. Banvit, son yılların aksine farklı bir transfer politikası izledi ve ortaya böyle bir kadro çıktı. Daha iyi tahminlerde bulunabilmek için, en azından ilk maçları izlemek faydalı olabilir...







sahinarif88@hotmail.com


twitter: @arifsahin1

25 Eylül 2015 Cuma

Yeni Sezona Doğru - Darüşşafaka Doğuş

Geçtiğimiz sezon, Türkiye Ligi'ni normal sezonda 3.olarak bitiren ve play-offlara ilk turda veda eden Darüşşafaka Doğuş, yeni sezonda Euroleague'de wildcard'la yer alacak ve yine Türkiye Ligi'nin en iddialı takımlarından biri olacaklar. Zadar Cup'ta oynadıkları ilk iki maç sonunda da tam kadro olarak izlediğimiz Darüşşafaka Doğuş'un kadrosunu inceleyelim...


                PG –  Jamon Lucas Gordon - Ender Arslan - Mehmet Yağmur

                SG – Reggie Redding - Serhat Çetin

                SF- Emir Preldzic - Manuchar Markoishvili

                PF- Luke Harangody - Milko Bjelica - Samet Geyik - Metin Türen

                C- Semih Erden - Marcus Slaughter - Oğuz Savaş - Ersin Dağlı




                                                OYUN KURUCULAR


     
                      İlk olarak karşımızda Mahmuti'nin vazgeçilmezi Jamon Lucas Gordon var. Lucas, klasik bir oyun kurucu olmasa da Mahmuti onu böyle kullanarak rakibin dengesini bozmak istiyor ve Lucas'ın asiste yönelen hücum tarzı da bu açıdan işleri kolaylaştırıyor. Lucas, iyi bir dış savunucu. İşin olumsuz tarafında ise, işler kötüye gittiğinde veya son dakikalarda sorumluluk ona kaldığında Lucas'ın güvenilecek el olmadığını söyleyebiliriz. İşler yolunda giderken ve diğer dış oyuncular da verimli oynarken Lucas'la oynamak çok iyi ama kritik anlarda veya kriz anlarında Lucas da işleri daha fazla krize sokabilir.


Türkiye Ligi ve Euroleague'in tecrübeli ismi Ender Arslan, geçen sezon kapısından döndüğü Darüşşafaka Doğuş'a bu sezon transfer oldu. Ender'in geçen sezon Galatasaray'da yaşadığı durum ve inişli-çıkışlı performansı soru işareti yaratıyor olsa da, tecrübesiyle ciddi fark yaratacağını söyleyebiliriz. Özellikle takımın birinci gardı Lucas iken,  alternatifinin Ender gibi bir isim olması önemli bir koz olacaktır. Mahmuti de oyun içinde Lucas/Ender değişikliğini yaparak rahat bir şekilde oyun sistemini değiştirebiliyor.

Mehmet Yağmur da takımda ikinci sezonunu geçirecek olan isimlerden. Yağmur Türkiye Ligi'nin tecrübeli gardlarından biri ve genel olarak sezon içinde bir-iki patlama maçı oluyor. Ender'in takıma katılmasından sonra daha az süre alması muhtemel ama kenarda tecrübeli bir gardın olması da kadro derinliğine artı katan bir durum.
       

                                                   KANAT OYUNCULARI

           
Burada 2 ve 3 numaralı pozisyonda yazdığımız isimleri birlikte değerlendirelim...


Alba Berlin'den transfer edilen Reggie Redding geçen sezon da Obradovic'le benzer bir sistem içinde oynadığı için, sisteme alışma sıkıntısı çekmeyecek bir oyuncu. Redding'in sezonun en kritik transferi olduğunu söylemek de yanlış olmaz diye düşünüyorum. Seibutis'in ayrılmasından sonra genellikle Redding onun yerini doldurmaya çalışacak. Geçen sezon genel olarak 11-4-4 ortalamalarıyla oynadığını görüyoruz; ortalama bir şutör, ikili oyunları Lucas'tan daha iyi oynuyor. Fenerbahçe maçında Lucas'la yanyana oynarken genellikle çekingen ve etkisiz olduğunu görmüştük, Kızılyıldız maçında ise kenardan geldi ve daha etkili başladı.


Türkiye Ligi'nin tecrübeli ismi Serhat Çetin geçen sezon Fenerbahçe'de Goudelock-Bogdanovic gibi özel isimlerin arkasında beklerken fazla forma şansı bulamadı; önceki sezon ise Tofaş'ta takımın liderlerinden biri olarak çok iyi bir performans sergilemişti. Serhat'ın şimdi Tofaş'taki gibi mi yoksa Fenerbahçe'deki gibi mi oynayacağını göreceğiz; anlaşılan ikisi arasında bir rolde olacak, performansını bekliyoruz.


Manuchar Markoishvili de CSKA macerası sonrası Türkiye'ye döndü. Marko'yu Galatasaray'dan da hatırladığımız üzere, çok iyi ve gerekirse sertlikten kaçınmayan bir isim, dış şutlarda iyi bir isim olduğunu söyleyebiliriz; son iki sezonda önemli sakatlık sorunları yaşadı, sağlam olduğunda en önemli sorun ise iyi bir pasör olmaması olabilir. Redding-Emir ile ikili oyunları oynayan takım, Marko oyuna girdiğinde daha farklı bir sisteme geçecektir.



Sekiz sezon sonra Fenerbahçe Ülker'den ayrılan Emir Preldzic, beklentilerin ve baskının kısmen daha az olacağı Darüşşafaka'da daha etkili bir sezon geçirmek üzere diyebiliriz. Emir çok yönlü oyunuyla sürekli bir 'yeni Bodiroga adayı' olarak gösterildi ve genellikle bu baskının altında kaldı. Savunmadaki hataları ve oyun içindeki istikrarsızlığıyla genellikle eleştirilen bir isim oldu, bu yaz Fenerbahçe devşirme olarak Dixon'ı tercih edince o da takımdan ayrıldı. Emir'in yeni takımıyla ilk maçlarda sırıtmadığını ve daha fazla süre bulacağı Darüşşafaka'da etkili olmasını beklediğimi söyleyebilirim.




                                                        4 NUMARALAR



Geçtiğimiz sezon burada birinci tercih olan John Shurna, Luke Harangody ile takas oldu. İstikrarlı bir şekilde üstüste altıncı sezona da yeni bir takımla başlayan Harangody geçtiğimiz sezon da Valencia ile beraber Euroleague'e başlamıştı. Shurna gibi çok iyi bir dış şutör olduğunu söyleyelim; hızlı hücumlarda genellikle en önde giden oyuncu oluyor ve sahada genellikle zeki bir görüntü sergiliyor.


Milko Bjelica da Türkiye'nin ve Euroleague'in tecrübeli isimlerinden biri. Oktay Mahmuti ile ismi son yıllarda çok anıldı; Mahmuti'nin Efes'ten ayrıldığı günün ertesi Milko Efes'e transfer olmuştu. Mahmuti varken Efes'te olması belki çok şeyi değiştirmeyecekti ama sistemine böylesine uygun bir ismin tam da ayrıldıktan sonra transfer edilmesi ilginç oldu. Bjelica geçen sezon pek de etkili olamamıştı, Darüşşafaka'ya transferi de sürpriz oldu diyebiliriz, kariyerini tekrar ayağa kaldırmak için önemli bir fırsat buldu, bakalım ne kadar iyi değerlendirecek.


Samet Geyik son beş sezonu Tofaş'ta geçirdi; Türk basketbolunun umut bağladığı isimlerden biri olsa da istatistiklerinin iç açıcı olduğunu söyleyemeyiz. Zadar Cup'ta da kadroya giremedi; bakalım sezon içinde neler yapacak.


Metin Türen Daçka altyapısından yetişen bir isim, geçen sezon da zaman zaman ilk beşte yer aldığını görmüştük. Kızılyıldız maçında 3 numara olarak da oynadı, çok katkı veremese de en azından rakip takımın sistemini bozacak şekilde oynaması yararlı olabilir.



           
                                                    PİVOTLAR
               

Geçen sezon Fenerbahçe forması giyen Semih Erden Eurobasket'te öne çıkan pivotlardan biri oldu. Transfer döneminde adı birçok takımla anıldı, son olarak Daçka'ya transfer oldu. Zadar Cup'ta gösterdiği kadarıyla son derece formda oynamaya devam ediyor. Hücumda farklı silahları olduğunu söyleyebiliriz, birebir hücumda daha iyi ve savunmada da fena değil.


Real Madrid'de üç kupalı sezon geçiren Marcus Slaughter yıllar sonra tekrar Türkiye'de. Zadar Cup'taki performansının tatmin edici olduğunu söylemek güç; tabii bu biraz da dış oyuncuları tanımamasından kaynaklanıyor. Semih böyle oynamaya devam ederse, Slaughter'ın formayı kapmak için çok daha iyi olması lazım.


2004'ten sonra Ülker, 2006'dan sonra ise Fenerbahçe Ülker forması giyen Oğuz Savaş, uzun süre sonra takımdan ayrılmış oldu. Euroleague'in tecrübeli isimlerinden biri olan Oğuz da orta mesafe şutları ve başarılı serbest atışlarıyla fark yaratacaktır; savunmadaki yumuşaklığı Slaughter ile dengelenmeye çalışılacak.


Ersin Dağlı da takımdaki ikinci sezonunu geçiriyor. Transfer döneminde adı sıklıkla Galatasaray'la anılan Ersin Kızılyıldız'a karşı takımının formasını giydi. Bu geniş rotasyonda, fazla süre bulması zor ama en azından Türkiye Ligi'nde takıma katkı vermesi muhtemel isimlerden birisi.





                Tahmin: Geçtiğimiz sezona da çok iyi başlayan Darüşşafaka, sezon ortasında Farmar transferiyle bir bakıma kendi kendine çelme takmış oldu ve çeyrek finalde de Trabzonspor'a çarpınca işleri çok zorlaşmıştı. Bu sezon şu anda lige en hazır takımlardan biri olduğunu söyleyebiliriz ama bu kez Avrupa'da da mücadele edecekler. Euroleague'de muhtemelen Brose-Sassari takımlarıyla tur mücadelesi yapacaklar, Eurocup'a düşseler de kadro derinlikleriyle turnuvada ilerleyebilirler...





sahinarif88@hotmail.com


twitter: @arifsahin1