6 Ağustos 2015 Perşembe

Anadolu Efes – Yeni sezona bakış

Yeni sezonun başlamasına iki buçuk ay gibi bir süre varken, Türkiye’de kadrosunu netleştiren ilk iddialı takım Anadolu Efes olmuştu, inceleyelim…

            Kısaca geçen sezonu hatırlayalım; Anadolu Efes takımın başına tecrübeli koç Dusan Ivkovic’i getirmişti, Türkiye Kupası’nı kazanan takım, Euroleague’de İspanyollar’ın kıyağıyla çeyrek finale kaldı, TBL’de normal sezon ikincisi ve final serisinin kaybedeni oldular. Geçtiğimiz sezon Furkan-Cedi için yükselme sezonu oldu, Saric takıma dahil olmuştu, Heurtel devre arasında geldi ve yeni transferlerle heyecan verici bir yapı kuruldu.

                Bu sezon için takımda beş yabancı oyuncu değişti.

                PG – Thomas Heurtel, Jayson Granger, Doğuş Balbay

                SG – Jon Diebler, Furkan Korkmaz, Birkan Batuk

                SF- Cedi Osman, Okben Ulubay

                PF- Dario Saric, Derrick Brown, Alex Tyus

                C- Bryant Dunston, Emircan Koşut  (Nenad Krstic)


                Efes’in kadrosunda dört süperstar olma potansiyelinde genç Türk var, yeni transferler ise Avrupa tecrübesi yaşamış olan dört Amerikalı oyuncu.


OYUN KURUCULAR
        
       
Geçen sezonun ortasında takıma katılan Thomas Heurtel’den takıma liderlik etmesi beklenecektir. Doğuş Balbay da Engin Atsür transferinden vazgeçilince kadroda kaldı ve Granger da kadroya dahil edilmişken yine az süre alacak gibi duruyor. Bu pozisyonda takıma katılan yeni oyuncu ise Uruguaylı Jayson Granger. ‘89lu Granger 2006-13 arası Estudiantes’te oynadı ve son iki sezonda Euroleague’de Unicaja Malaga forması giydi.


Granger’ın istatistiklerine baktığımızda önemli bir dış atıcı olmadığını ama Draper’la karşılaştırıldığında daha iyi bir hücum oyuncusu olduğunu görüyoruz. Granger tüm kategorilerde 12s- 5a ortalamaları yakalarken, Draper 6s- 4a gibi ortalamalarda kalmıştı. Granger takımının lider oyuncusu olsa da, aldıkları süreler arasında çok fark yok. Granger’ın hem fiziksel üstünlüğü, hem çabukluğu , hem de topa hükmetmek yerine daha hareketli oyunu bir tercih etmesi onu özel kılan özellikler. Ivkovic’in geçen sezon Draper’dan alamadığı verimi Granger’dan alması muhtemel. Sezonun ikinci bölümünde Draper-Heurtel’in ikisi yan yana oynamış ama beklenen katkı gelmemişti, bu sezon Granger-Heurtel bir arada olduğunda fazla katkı sağlamaları muhtemel.

         

2/3 POZİSYONLARI
             

         Bu pozisyonları paylaşan oyuncular fiziksel olarak da benzer özelliklere sahip olunca birlikte değerlendirmenin daha uygun olacağını düşünüyorum. Ayrıca, Granger-Heurtel’in yan yana oynadıkları dakikalarda beş oyuncudan sadece biri sahada yer alacaklar. Beş oyuncuya bakacak olursak; Janning-Diebler değişikliği dışında takımda kalan dört yerli var. Görece daha tecrübeli olan Birkan-Cedi ve daha genç olan isimler Furkan-Okben.


         Üç sezondur Pınar Karşıyaka kadrosunda yer alan Jon Diebler, Efes’in bu sezon yaptığı transferler arasında en çok tartışılan isim. Efes’in geçen sezon Janning’den bulamadığı istikrarlı katkıyı bulmak için yeni bir transfere yönelmesi bekleniyordu ama Diebler doğru tercih mi? Diebler ligde ve Eurocup’ta %50 ikilik, %40 üçlük, %85 serbest atış isabetlerini yakaladı ve skor katkısının yanı sıra 3r- 2a- 1tç gibi katkıları var. Ivkovic’in kanat oyuncularından beklediği çok yönlü ve özellikle savunma alanında da gayretli ve mücadeleci oyun yapısına sahip olduğunu söyleyebiliriz. Pozisyonundaki diğer oyuncular gibi üst seviyede görece az tecrübeye sahip olması eksi gibi görülse de iyi bir takviye olduğunu söyleyebilirim.


         Birkan Batuk geçen sezon sakatlıktan iyi dönmüştü, bir süre takımdan ayrılması gündeme gelse de kadroda kaldı, bu sezon ne kadar süre alacağı biraz da genç oyuncuların performanslarıyla ilişkili olacak… Cedi Osman Cavaliers tarafından draft edildi, iki sezon daha Efes’te kalması bekleniyor, Cedi’nin geçen sezon en çok eleştirilen alanı şutlarıydı. Geçen sezon %32 üçlük, %66 serbest atış ortalamalarında gezen Cedi’nin bu ortalamalarını yükseltmesi bekleniyor. Üçlükleri çok dramatik seviyede olmasa da, serbest atışlardaki isabeti gerçekten hayal kırıklığı yaratıyor.


         Gençlere gelelim… Furkan Korkmaz gençler seviyesinde pozisyonunun Avrupa’daki en iyi oyuncusu olduğunu gösterdi. Gençler seviyesindeki diğer kanat oyuncularına bakarsak, sadece Sırbistan U20’den Marko Guduric’in o seviyelerde olduğunu söyleyebiliriz, Litvanya U18’den Varnas da yakın sayılabilir ama Furkan kesinlikle bu seviyenin en iyi ismi. Oynadığı iki şampiyonada da turnuvanın en iyi beşine seçildi; son turnuvanın son maçlarında biraz fazla şut kaçırdı ama oyunun iki tarafında o kadar etkili ki, bu da göz ardı edilebiliyor. Furkan geçen sezon A Takım’da süre aldı, bu sezon daha fazla süre alması muhtemel, kendine güvenen oyunuyla da sivrilmesi muhtemel… Okben Ulubay geçen sezon fazla şans bulamamıştı, sadece Zalgiris deplasmanında göze batan bir performansı vardı. U20 ve U19’da oynayan Okben turnuvalarda göze batan bir performans sergileyemedi, özellikle U19’da çok fazla şut kaçırdı, kendine güvenen bir yapısı var ama kendine aşırı güveni sorun oluşturuyor. Sakatlık olmazsa, sezonun ilk bölümünde fazla şans bulması zor gözüküyor.

            
UZUNLAR
                

         Burada da oyuncuları beraber değerlendirmekte fayda var. Efes Lasme’nin yerine Dunston’ı tercih etti; Bjelica’nın yerine Brown geldi ve Perperoglou’nun ayrılmasından sonra da  -Krstic’in sakatlığı da hesaba katılarak-  yabancı tercihi pota altında kullanıldı ve Alex Tyus transfer edildi.


         Takımda kalan yabancıdan başlayalım. ‘94lü Dario Saric muhtemelen son sezonunu geçirecek; Saric’in gençler seviyesindeki muhteşem performanslarını hatırlıyoruz, Ivkovic de ona güvenerek geçen sezon planlarını onun üstüne kurmuştu ama Krstic’in sakatlıkları ve Bjelica’nın da formsuzluğu nedeniyle, Saric beklenen katkıyı verememişti. Kasım ayında Euroleague tarihinin en genç ‘ayın oyuncusu’ olan Saric, bu yıl daha geniş rotasyon ve ülke basketboluna daha fazla uyumuyla birlikte Efes adına daha faydalı olacaktır diye düşünüyorum.


         Lokomotiv Kuban’dan transfer edilen Derrick Brown daha önce NBA yıllarında da zaman zaman dikkat çekmişti ama istikrarlı olamamıştı. Kuban’da ise hem VTB’de, hem de Avrupa Kupaları’nda dikkat çekici istatistiklere imza attı. Gerekirse 3 numara olarak da oynayabilen Brown’ı Ivkovic pek öyle değerlendirmeyebilir. Solak oyuncu, dış şut tehdidi de olabilen ve içeri penetrelerde etkili olan Brown serbest atış çizgisinden sıkıntı yaşayabiliyor. Genellikle sol tarafını kullandığı ve sırtı dönük oyunlarda etkili olamadığı için, tahmin edilmesi kolay bir oyuncu ve uzun süre sahada kalması takım adına zarar verici olabilir. Yine de –iddialı bir cümle olacak ama- , Efes’in bu sezon yaptığı en önemli transfer olduğunu söyleyebilirim.


         Olympiakos’tan transfer edilen Bryant Dunston, Lasme’nin bir değişik versiyonu diyebiliriz. Orta mesafe şutları ve tecrübesi nedeniyle Lasme’nin kalmasının daha doğru bir tercih olacağını düşünürdüm ama Bryant da hiç yabana atılacak bir isim değil tabii ki. İstikrarsızlıkla geçen yılların ardından Varese’de çıkış yakaladı ve iki sezon boyunca Olympiakos’ta forma giydi. Euroelague’in en iyi pota altı savunmacılarından biri oldu. 2.03’lük boyuyla pivot için biraz kısa kalsa da, atletikliğiyle bunu çözüyor. Hücum alanında yaratıcı özellikleri olmasa da, Olympiakos’ta Spanoulis-Sloukas’la beraber oynadığı ikili oyunlarıyla hücuma başka bir zenginlik kattığını söyleyebiliriz.


         Maccabi’den transfer edilen Alex Tyus da 2.03 boyunda; Dunston’dan farklı yönleri birebir savunmada daha iyi olması ve dört numara olarak da oynayabilmesi. Topsuz oyunda daha etkili olması ve hücum ribaundlarındaki etkinliği kendisini daha özel kılıyor. Dunston’dan iki yaş küçük ve çok daha zayıf; serbest atış çizgisinde ise daha fazla zorlanıyor.


         ‘95li Emircan Koşut 2.10 üzerindeki tek oyuncu oluyor –Krstic yokken- Geçen yıl fazla şans bulamayan Emircan yazın yine U20 Şampiyonası’nın en etkili pivotlarından biri oldu. Emircan’ın performansına bakmaksızın; bu sezon daha fazla şans bulup bulamamasıyla ilgili bir iyi, bir de kötü haber var. İyi haber şu ki, Deniz Kılıçlı da takımdan ayrıldığına göre ve Saric-Brown-Tyus-Dunston’dan biri de tribüne gideceğine göre, ligde daha fazla süre alması kesinleşti. Avrupa’da ise tersi geçerli. Böyle zengin bir uzun dörtlüsü varken, Euroleague’de süre bulması ise çok düşük bir ihtimal.


Koç Dusan Ivkovic


         ’43 doğumlu koç, Efes’le olan sözleşmesinin son yılında ve muhtemelen Olympiakos döneminde olduğu gibi sözleşmesini uzatmayarak, yerini yerli ve genç bir isme bırakacak. Bunun için de öne çıkan isim yardımcısı Ahmet Çakı. Erdemirspor ve Tofaş’ta düşük bütçelerle oluşturduğu takımların, özellikle güçlü rakiplere karşı gösterdiği performans ve takım içindeki olumlu havayla dikkat çektiğini hatırlıyoruz.

         Ivkovic geçen sezon yüksek bütçeli bir kadro kurmamıştı ve sezonu geçiş sezonu olarak değerlendirmişti. Cedi-Furkan-Saric kadroya monte edildiler, Heurtel devre arasında takıma katıldı ve bu yaz neredeyse tamamı isabetli olması muhtemel Amerikalı oyuncular transfer edildiler. Bu sezon, Okben-Emircan’ın performansları merak edildiği kadar, yabancı oyuncular da muhtemelen özellikle Euroleague’de fark yaratacaklardır.




                Tahmin: Anadolu Efes’in şu anda kağıt üstünde TBL’nin en büyük favorisi olduğunu söylemek yanlış olmaz diye düşünüyorum. Şampiyon Pınar Karşıyaka’nın ciddi ölçüde kabuk değiştirmesi, Fenerbahçe’nin Goudelock-Bjelica ayrıldıktan sonra ciddi sayılabilecek derecede daha düşük seviyede oyunculara yönelmesi gibi nedenlerden dolayı Efes aradan sıyrılıyor. Beklentilerimin gerçekleşmesi ve sakatlık olmaması durumunda Efes’in Euroleague’de de çok başarılı olması muhtemel duruyor…




sahinarif88@hotmail.com


twitter: @arifsahin1

3 yorum:

  1. Çok aydınlatıcı, harika bir degerlendirme olmuş. Tesekkürler...

    YanıtlaSil
  2. Çok aydınlatıcı, harika bir degerlendirme olmuş. Tesekkürler...

    YanıtlaSil