13 Ağustos 2015 Perşembe

IAAF'in Dopingle İmtihanı

Son yıllarda üst üste gelen doping skaldallarına geçtiğimiz hafta bir yenisi daha eklendi.2005'de Helsinki'de ve 2007'de Osaka'da yapılan Atletizm Dünya Şampiyonasında şüpheli olduğu düşünülen 28 sporcu 22 Ağustos'ta başlayacak 2015 Pekin Atletizm Dünya Şampiyonasından men edildiler.

Şu an durum halen tamamen netlik kazanmadığından (sporcuların savunmasını vermediğinden) şüpheli atletlerin isimleri açıklanmış değil ancak 2009'dan sonra gelen yeni tekniklerle birlikte bu söylentilerin doğruluk payının büyük olduğu aşikar.

Biraz da yeni sistemle birlikte gelen doping araştırmalarından bahsedelim.Bilindiği gibi Dünya anti-doping ajansı WADA ve Uluslararası atletizm federasyonu IAAF dopinge 0 müsammaha gösteriyor. WADA şefi Craig Reedie son yıllarda artan doping skandallarının kurumu etkilediğini ve özellikle Rusya ve Kenya'da bazı şüphelerin olduğunu söylüyor.

Kenya'da 2006'dan beridir birden fazla kan testi yapılamadığı, Rusya'da da doping testlerine hile karıştırıldığı haberleri yayılmış durumda. WADA ise bu söylentilerden biraz rahatsız olmuş durumda. Bu haberlerin temiz sporcuları endişelendirdiği görüşündeler.

2009'dan sonra gelen biyolojik pasaport sistemiyle beraber sporcuların dopingten testinden kaça olasılığı çok daha aza indirgendi. 2009 öncesinde sporculara sene içinde zaman zaman yapılan idrar testiyle bazı değerler okunup önemli bir sapma olup olmadığı gözleniyordu. Artık biyolojik pasaportla birlikte daha da güvenilir olan kan testi sistemi devreye girdi. Atletlerin kanından alınan numunelerle önceki değerleri karşılaştırılıp sporcuların gözetime alınması sistemi devreye sokuldu. Böylelikle bundan 20 yıl önce yarışmış bir atlet veya bisikletçi günümüzde doping kullanmış mı kullanmamış mı belli olabiliyor.

İdrar testi sonucu pozitif çıkan bir sporcunun B numunesi de alınarak doping yapıp yapmadığı kesinleştirilir. WADA direktörü David Howman B numunesi ile sporcuları korumayı amaçladıklarını ve A numunesi ile karşılaştırıp kesin bir sonuca varmak istediklerini söylüyor. Çok nadiren de olsa A ve B numunelerinin eşleşmediği durumlarda sporcuları sebepsiz yere cezalandırmaktan onları koruduğunu ifade ediyor.

Sporcuların genel olarak kullandığı hileler de kısaca farklı bir kişinin idrarını teste tabi tutması, diüretiklerle doping sistemini kendileri açısından olumlu sonuç vermeye itmesi ve son olarak da kan transfüzyonu denilen kan aktarımı işleminin kullanılması. İleri tekniklerde bu gen aktarımı olarak da karşımıza çıkabiliyor.

2005 ve 2007 Dünya Atletizm şampiyonasında 28 tane sporcuda doping tespit edildiği hiçbir İngiliz'in listede olmadığı gibi listedekilerin önemli bir kısmının Rus atletler olduğu da İngiliz medyası tarafından yazılmış durumda. Sergey Kirdyapkin, Tatyana Tomashova ve Olga Kaniskina Rus atletlerlerin zaten sonraki şampiyonalarda aldıkları madalyalar doping sebebiyle iptal edilmişti. İngiliz basını da bunun altını daha da deşip 2005 ve 2007 Dünya şampiyonalarında da bu sporcuların doping yaptığını kanıtlama uğraşındalar.

Türkiye'de yine buradan nasibini almış durumda 2007 Osaka'da 10 binde gümüş alan Elvan Abeylegesse de doping skaldalları arasında adı geçen isimlerden birisi. Elvan'ın eğer B numunesi de temiz çıkmazsa 2 yıl men cezası alacağı söyleniyor ki 2 yıl sonra Elvan'ın 36 yaşında olacağını hatırlatalım.


Emin Kazdaloğlu

Twitter: @Nickonharf

abcspor.com


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder