Lebron’un ateşini püfleyerek söndürmeye çalışan adam; Lance Stephenson. Gerçek anlamda bu sezon patlama yaşayan Stephenson, Indiana’yı bir seviye yukarı çıkardı, ve Indiana belki de tarihindeki en iyi
Normal Sezon’u geçirdi, Normal Sezon’un Doğu’daki en iyi takımı oldu. Sezonun son bölümüne kadar her şey güzel giderken, bir anda Pacers düşüşe geçti, arka arkaya maçlar kaybetmeye başladı. Hepimiz bunu Playoff öncesi bir rahatlama, belki bir dinlenme ve kafaları Playoff’a odaklama olarak düşündük, Pacers’ın bu denli kötü oynamasına başka bir anlam veremedik çünkü. Playoff’ların başlamasıyla birlikte Pacers’ta gerçek anlamda bir sorun olduğunu, sezonun sonundaki o düşüşün gerçekten basketbol temelli bir düşüş olduğunu gördük. Fakat bu düşüşün başrol oyuncusu Stephenson değil, Roy Hibbert’tı. Stephenson aksine bölüm bölüm takımı sırtlayan, iyi katkılar veren bir görüntü çiziyordu fakat Pacers’ın lideri konumundaki Paul George da çok dengesiz performanslar sergilemeye başlayınca Pacers iyiden iyiye sallantıya geçti. Ev sahibi avantajıyla Hawks’ı 7. maçta şanslı bir şekilde elemeyi başaran Pacers, Wizards serisinde resmen favori olan taraf değildi! Fakat serinin içinde bir anda çöken Wizards’ı 4-2’yle elemeyi başardılar. İşte asıl gelmek istediğim nokta Doğu Finalleri. Heat’le karşılaşacak olan Pacers’a kimse şans vermiyordu ve beklendiği gibi Pacers seriyi 4-2 kaybetti. Serinin bizi ilgilendiren kısmı bu değil, serinin Stephenson tarafı. Stephenson takım hiçbirşey veremezken katkı verebilen tek oyuncuydu, ayakta kalabilmek için herşeyi yaptı, hatta LeBron’un kulağına bile püfledi! İşin şakası bir yana Stephenson bu seride basketbol anlamında cidden ayakta kalabilen silahı olsa da Pacers’ın, Seri boyunca gösterdiği çirkef davranışları onun basketbolundan çok bu davranışlarının konuşulmasına neden oldu.Stephenson henüz daha 23 yaşında ve çok güzel Playoff tecrübeleri şimdiden yaşadı, yaşamaya devam da edecektir. Bu tarz çirkef davranışları ne kadar kabul edilecek davranışlar olmasa da gençliğine verecek olursak, Stephenson çok büyük bir potansiyel. Atletik, şut tehdidi olan, ribaund’lara özellikle mevkisine baktığımızda ciddi anlamda katkı veren bir oyuncu ve bunun yanında 4.6 gibi hiç de hafife alınmayacak bir asist ortalaması var bu sezon.
Şimdi de işin biraz bu yazıyı yazmama neden olan transferine bakalım. Charlotte Hornets’le 2 yıllık 20 md’lık bir kontrat’a imza attı Stephenson. Stephenson son Miami serisinde gördüğümüz üzere iyi bir azarlanmalı, aklı başına getirilmeli ve sadece oyununa odaklanması sağlanmalı. Yazımın başında Pacers’ın Sezonunu anlatmamın en büyük nedeni Stephenson’ın eğer oyununa odaklanıp kendini geliştirirse neler yapabileceğini anlatabilmek lakin Heat serisinde bütün takım dağılmışken o tek başına ayakta kalmıştı, böyle bir ortamda Doğu Finallerinde takımda çökmüşken genç yaşına rağmen takıma nazaran dağılmaması çok önemli. Geldiği takıma baktığımızda onunla NBA tarihinin en iyi oyuncusu olarak kabul ettiğimiz Michael Jordan’ın ilgileneceğini görüyoruz. Jordan büyük ihtimalle Stephenson’la bire bir olarak ilgilenecek ve onu iyice bileylemek için elinden geleni yapacaktır. İşin iyice Hornets tarafına dönersek bu sene ki ilk 5’i muhtemelen Kemba Walker-Lance Stephenson-Kidd Gilchrist-Bismack Biyombo-Al Jefferson şeklinde olacaktır, PF pozisyonunda Cody Zeller’in düşünülmesi ya da takıma yeni bir uzun’un katılması oldukça muhtemel. Gerçek anlamda başarıya aç ve genç bir takım kurdu Hornets. Stephenson’ın katılımıyla da oldukça atletikler ve skor yükünü çekebilecek 3 oyuncusu var. Bu isimler Kemba Walker&Al Jefferson&Lance Stephenson. Stephenson bu takıma sadece skor anlamında değil bir SG olmasına rağmen aldığı bolca ribaundlarla da büyük katkı sağlayacaktır. Stephenson eğer aklını tamamen oyununa verir ve Jordan’ın onun gelişimine katkıda bulunmasına izin verirse, Jordan’ında yardımıyla ligin en iyi Shooting Guard’larından biri haline gelecektir. Futbolla ilgilenen okurlarımız içinde Stephenson’a Luis Suarez benzetmesini yapabiliriz, hatta cuk diye oturur. Son olarak Pacers’tan sonra Hornets’te büyük ihtimalle takıma Al Jefferson’la birlikte liderlik edecek olan Stephenson’ın bu anlamda da büyük tecrübeler kazanacağı kesin.Böylece yazımızın sonuna geliyoruz, Her iki taraf içinde çok yararlı olacağını düşündüğüm bu hamle umarım beni yanıltmaz. Hornets ve Stephenson’a bu sezon için başarılar diliyorum..
Eren SÖZEN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder