23 Ağustos 2014 Cumartesi

Türkiye'nin Son Durumu ve Dünya Kupası C Grubu

        2014 Dünya Basketbol Kupası'nın başlamasına bir hafta kala Türkiye'yi tekrar inceleyelim ve yazının ikinci bölümünde de C Grubu'na ve çaprazdaki muhtemel eşleşmelere bakalım...



TÜRKİYE


Öncelikle cevaplamamız gereken soru şu; beklentimiz nedir? Türkiye son Dünya Kupası'nda finalist olmuştu ama şu anda kadro kapasitesine bakarsak böyle birşeyi tekrarlamamız çok zor, Türkiye'den böyle bir beklenti içinde olanlar da yanılır. Benim şahsi beklentim, açıklanan kadroyla -ve kura şansıyla- Türkiye'nin en fazla çeyrek finale ilerlemesi.


Türkiye benim beklentilerimi karşılayacak derecede oynuyor mu? Kısaca 'EVET' diyebilirim. Oynadığımız sekiz hazırlık maçının yedisini kaybettik ama kimlere kaybettiğimizi de tekrar hatırlayalım. Türkiye'nin bu kadro kapasitesiyle İspanya'yı yenmesini beklemek 'Polyannacılık' olur, Türkiye'nin en iyi olduğu gününde Yunanistan seviyesindeki bir takımı zorlamasını bekleyebiliriz ki dün de bunu başardık, son dakikaları daha iyi oynayabilsek kazanmamız da mümkündü.


Türkiye'nin kadrosuna baktığımızda; miadı dolmuş birçok oyuncu olduğunu görüyoruz. U20-U18 Şampiyonlukları'ndan sonra A Milliler'in öyle bol potansiyelli bir kadroya sahip olmadığını görüyoruz. Oyun kurucu pozisyonunda, on yılı aşan bir süredir olduğu gibi Kerem-Ender ikilisine bağlıyız. Doğuş Balbay her ne kadar enerjik olsa da ve çok iyi savunma yapsa da Ergin Ataman'ın sistemine uyan biri değil. Barış Ermiş uzun süre sonra ilk kez formaya yakın, istikrarsız bir oyuncu olsa da ve zaman zaman saçmalasa da Balbay'ın önünde yer alacağını düşünüyorum. Aday kadroya çağırılan ama sonra gönderilen Evren Büker belki de kadroda kalmalıydı, U20 takımından Kartal Özmızrak da aday kadroya davet edilebilirdi ama koç onu tercih etmedi.


Kanat oyuncularına bakarsak; belki de Avrupa'nın en potansiyelli genç oyuncusu Cedi Osman ilk kez büyükler kategorisinde bir şampiyonada oynayacak, potansiyelli bir kadromuz yokken Ataman onu da davet etmeseydi çok kötü olurdu, kadroda yer alması çok olumlu oldu. Devşirme hakkımızı tartışmalı bir süreçten sonra yeniden Emir Preldzic'ten yana kullanmıştık. Emir hazırlık döneminde oldukça etkili oldu, turnuvada iyi oynaması Türkiye'nin sonuçlarına direk olarak yansıyacak gibi. Cenk Akyol Galatasaray'da hak ettiği süreleri alamadı ama Milli Takım'a iyi hazırlanmış, tecrübesiyle sivriliyor. Sinan Güler her zamanki gibi görev oyuncusu olduğunu gösteriyor ama son derece istikrarsız.


Ergin Ataman'ın sisteminde hareketli ve dış şutu olan dört numara çok önemli. Bu açıdan, Ataman ve Türkiye önemli bir şanssızlık yaşadı ve Ersan İlyasova sakatlandı. Türkiye'de çok potansiyelli dört numaralar olmayınca Ataman'ın sistemine en çok uyan ve sezonu idare eden dört numara olarak Barış Hersek kadroya davet edildi. Kerem Gönlüm her zamanki mücadeleci oyununu oynuyor ama Ataman'ın istediği 'dış şut kullanan dört numara' olmaktan uzak.


Pivot bölgesinde Ömer Aşık tabii ki bir numaralı seçim. Aşık'ın 2010'dan çok daha iyi bir durumda olduğunu ve önemli katkı yapacağını söyleyebiliriz. En önemli eksiği, orta mesafe şutu olmaması. Takımdaki bir numaralar da istikrarsız olunca, genellikle Emir Preldzic'in içeriye dalmalarını ve pas vermesini bekliyor. Oğuz Savaş orta mesafe şutuna sahip olduğu için oyuna farklı bir yön katıyor, Furkan Aldemir savunma tarafında önemli katkı yapıyor ve hücum tarafında etkisiz, zaten orta mesafe şutu olmadığı için geri planda kalıyor, diğer alanlarda çok verimsiz olunca rotasyonda geriye düşüyor, kadroda yer alır ama turnuvada az süre alacağını düşünüyorum.





C GRUBU


Gruptaki rakiplerimize bakalım...


Amerika Birleşik Devletleri: Grubun ve turnuvanın en büyük favorisi olan ABD turnuvaya yine 'Coach K' Mike Kryzewski ile katılıyor. Olimpiyatlar'dakinin aksine yıldızlarla dolu olmayan bir kadroyla turnuvaya katılan ABD yine de Curry-Harden-Irving-Davis gibi çok süper oyunculara sahip, grubu 5/5'le bitirmeleri çok büyük ihtimal.


Ukrayna: İkincilik için en önemli rakibimiz olacak gibi duruyor. Eurobasket 2013'te altıncı olan Ukrayna koç Mike Fratello ile devam ediyor. Devşirme hakkını gard Eugene Jeter'den yana kullanan Ukrayna'nın en potansiyelli oyuncusu şutör Sergii Gladyr. Phoenix'te forma giyen pivot Kravtsov da takımın önemli oyuncularından. Geçen yıl gördüğümüz üzere, Ukrayna için en önemli silah 'takım ruhu' gibi duruyor, İspanya'da da sahaya bunu yansıtmaya çalışacaklar.


Finlandiya: Finlandiya geçen yıl Eurobasket'te 9. olmuştu. Takımın lideri Petteri Koponen. Koponen gerçekten de izlemesi heyecan verici bir oyuncu. Shawn Huff ve Gerald Lee de dikat çekici isimler. Finlandiya geçen yıl turnuvanın ilk maçında Türkiye'yi 61-55 yenmişti.


Dominik Cumhuriyeti: Dominik geçen yılki Amerika Kupası'nda yarı finale kadar yükselmişti. 1978'den sonra ilk kez Dünya Kupası'na katılıyorlar. Kadrodaki dikkat çekici oyuncular; Sassari ile Euroleague'de oynayacak olan Edgar Sosa, çok tecrübeli Ricardo Greer ve NBA oyuncusu Fransisco Garcia. Dominik takımı biraz kapalı kutu durumunda.


Yeni Zelanda: Üstüste dördüncü Dünya Kupası'na katılacak olan Yeni Zelanda 2002'deki dördüncülükten sonra başarı elde edemedi. Şu andaki kadrolarında da TBL'nin tecrübeli ismi Kirk Penney haricinde dikkat çeken bir isim yok.



Tahmin: Grubun ABD-Türkiye-Ukrayna-Finlandiya şeklinde biteceğine inanıyorum, ABD'nin arkasında yer olacak olan takımların sıralaması daha çok Türkiye'nin performansına bağlı olacak.



Çapraz eşleşme: Türkiye çapraz eşleşmede de şanslı ve ikinci olması durumunda muhtemelen Avustralya'yla eşleşecek, muhtemel çeyrek final eşleşmesinde de rakibimiz Litvanya olabilir.








sahinarif88@hotmail.com

twitter: @arifsahin1

www.abcspor.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder