15 Kasım 2014 Cumartesi

Euroleague’de ilk yarı – genel değerlendirme

Euroleague’de ilk beş maçlık bölümü geçtik, göze batanları hatırlayalım…


                  1. GRUPLAR




A Grubu: Grupta Anadolu Efes ve Real Madrid 4'er galibiyetle zirvedeler, Anadolu Efes gruptaki son iki maçında Krstic'ten faydalanamadı ama Saric'in yükselen formuyla iki maçı da galip bitirdi. Furkan Korkmaz grup maçlarında beni şaşırtmayan ama birçok izleyicinin beklemediği bir katkı yaptı, Cedi Osman ise haftalarca yükselen performansını Real Madrid karşısında zirveye taşıdı... Real Madrid ilk iki maçında bocaladı ama maç sonlarını iyi oynayarak kazanmayı başardı, iki zayıf rakibini çok yüksek tempoda 110 sayının üstüne çıkarak yenen Real İstanbul'da yenilgiye uğradı... Zalgiris üst seviye bir performansa imza attı; sezon başlamadan hemen önce Wayns'i kaybeden Zalgiris Anderson önderliğinde Songaila-Javtokas ve genç Litvanyalılar'la kadro uyumunu sağlayarak ilk devreyi 3 galibiyetle bitirdi... Nizhny ilk iki deplasmanda ağır yenilgilere uğrasa da, Unics'i deplasmanda geçerek gruptan çıkma yolunda önemli bir adım attı... Birer galibiyetli iki takım Unics Kazan ve Dinamo Sassari... Sassari'nin performansının hayal kırıklığı olduğunu söyleyemeyiz ama elemelerden gelen Unics Kazan büyük hayal kırıklığı oldu, Euroleague'in en derinlikli kadrolarından birine sahipken Pedoulakis&Jerrels'ın ortak saçmalamalarıyla grubun dibinde kaldılar. İkinci yarıda fikstür dezavantajına sahipler, gruptan çıkabilecek kadro kalitesine kesinlikle sahipler ama basketbol kağıt üstünde oynanmıyor.


B Grubu: Itoudis geçen sezon Banvit'te yaşadığını yaşamadı, CSKA Moskova 5/5'le başladı. Bu beş galibiyetin üçü deplasmanlarda geldi ve CSKA iç sahadaki Maccabi-Malaga maçlarında çok üstün bir basketbol oynadı. Tüm maçlarda oyuna kenardan dahil olan Teodosic 17.4s- 8.4a ortalamalarıyla muhteşem oynuyor, şut yüzdesi de müthiş. Khryapa yokken tüm maçlarda ilk beşte yer alan Vorontsevich geçen yıla göre performansını iki-üç katına çıkardı; 9s- 6r- 3a -1.4b ortalamalarıyla müthiş oynuyor. De Colo-Markoishvili de sakatlık sorunları yaşadılar, sakatlık sorunlarına rağmen CSKA'nın bu kadar üst seviye performans vermesi sezonun geri kalanı açısından önemli bir gösterge... Unicaja Malaga gruba 3 galibiyetle başladı ama son iki maçı kaybederek üçüncülüğe indi, son şampiyon Maccabi inişli-çıkışlı bir grafik çiziyor, Moskova deplasmanında ağır bir yenilgi alan Maccabi, içeride Cedevita'ya yenilerek şoke edici bir sonuç aldı ama Berlin-Malaga deplasmanlarında kazanmayı başardı... Gruptaki diğer üç takım dördüncülük mücadelesi yapıyor; Alba Berlin, Limoges'u Berlin'de, Cedevita'yı deplasmanda yenerek avantajı eline aldı; Cedevita rakiplerine kaybetti ama Maccabi'yi deplasmanda yenerek gününde olduğunda ne kadar iyi bir takım olabileceğini gösterdi. Limoges da bir galibiyette kaldı; Alba-Cedevita çekişmesinin son maç olan Alba-Cedevita maçına kadar devam etmesini bekliyorum...


C Grubu: En zorlu grupta Barca 5/5 yaptı. Barcelona'nın sisteminde değişen birşey yok, ayrılan oyunculardan Papanikolau'nun rolü diğer kısalara bölüştürüldü, Lorbek'in yerine de Doellman transfer edildi ve Pleiss'la da pota altında çok etkili bir takım oldular... Panathinaikos ve Fenerbahçe Ülker 3'er galibiyetteler ve tur için büyük avantaj elde ettiler; Atina'daki maçta Fenerbahçe Ülker'i farklı yenen PAO ikili averajda üstün olacak ama İstanbul'da alacakları muhtemel yenilgiyle geride kalacaklar... Fenerbahçe Ülker inişli-çıkışlı oynuyor; sert bir savunmayla karşılaşmadıkları sürece çok rahat skor üreten ve maçı domine eden Fenerbahçe Ülker sert savunmalar karşısında ne yapacağını bilmiyor ve pota altında caydırıcı bir uzunun olmaması da takım savunmasını düşürüyor... EA7 Milano üsttekilere karşı farklı kaybetti ama hedef maçları olan Münih deplasmanındaki maç ile Turow maçını son çeyreklerde kazanarak avantajı elde etti... Bayern Münih evinde Milano'ya yenilerek tur ihtimalini zorlaştırdı, sonra da Turow'a kaybederek iyice zorlaştırdı, Euroleague'in en kötü savunma takımlarından biri durumundalar... Turow ise bir takıma çelme takacaktı, o takım Bayern oldu, bu kadro bozulmazsa ve konsantre olurlarsa Eurocup'ta başarılı olabilirler ama bu kupada bir galibiyet daha çıkarabileceklerini sanmıyorum...


D Grubu: Bu grupta seribaşı Olympiakos ilk beş maçta 5/5 yaparak sürprize izin vermedi, ilk dört maç sadece altı sayının içinde biterken son maçta Oly, Galatasaray LH’ı ezip geçti, çok iyi bir kadroya sahipler, hiçbir maça tam kadroyla çıkamadılar, Printezis hiç oynayamadı, genç Agravanis ‘Papanikolau etkisi’ yarattı, özellikle Amerikalı uzunlarıyla fark yaratıyorlar… Grupta üç galibiyete çıkan takım Kızılyıldız oldu, geçen sene D Grubu’ndan çıkamayan Kızılyıldız hedef maçlarını çok iyi oynuyor ve rahat kazanıyor. Galatasaray-Valencia’yı içerde üstün bir oyunla yendikten sonra Laboral’i deplasmanda ezdiler, Williams-Marjanovic’le iç-dış dengesini sağladılar, gençler başta Kalinic-Mitrovic özellikle savunmada fark yaratıyorlar… Grupta dengeleri değiştiren takım Neptunas oldu; böylece GS-Laboral-Neptunas üçer galibiyetteler, Galatasaray LH iç sahada rahat galibiyetler alırken üç deplasmanda da kötü oynayarak kaybetti, hedef maçlar olan Kızılyıldız-Laboral maçlarının İstanbul’da oynanacak olması temsilcimiz için iyi haber… Laboral’e bakacak olursak; son derece dağınık bir kadro kurmuşlardı ve performansları hiç şaşırtıcı olmadı, Galatasaray maçında rakibin savunma hatalarıyla kazandılar, elenmeleri çok muhtemel… Neptunas kadroyla fazla oynamadı, çok yüksek tempoda basketbol oynuyorlar, Kızılyıldız maçında haksız bir son saniye basketiyle kazandılar, fikstür dezavantajıyla gruptan çıkmaları zor gözüküyor… Geçtiğimiz yılın Eurocup şampiyonu Valencia üç deplasman maçında da farklı kaybederek hayal kırıklığı yarattı, Buycks/Nedovic değişikliğinin Valencia’ya pozitif etkisi olacağını düşünüyorum, fikstür avantajıyla grupta geri dönüş yapmaları olası duruyor…





                                                   2. EN İYİ TAKIMLAR




4- Olympiakos: Grupta 5/5 yapmasına rağmen ilk dört maçını koparamayan ve ancak son maçlarda kazanabilen Olympiakos bu nedenle ancak dördüncü olabildi. İlk maçlarda koç sorunu yaşayan Oly, yine eski yardımcı olan Sfairopoulos'u göreve getirdi, Spanoulis varken koç da fazla farketmez, Printezis sezona başlamadı, kısa forvet pozisyonunda sakatlık sorunları yaşanıyor ama Spanoulis'in performansı ve pivot bölgesindeki atletizm farkıyla üstünlük sağlıyorlar.



3- Anadolu Efes: Yeni oluşturulan bir kadroya göre mükemmel bir ritm yakalayan Anadolu Efes genç yıldızlarıyla sivriliyor; Saric'in ritm yakalaması, Cedi-Furkan'ın müthiş katkılarıyla toplam 4 galibiyet alan Efes son maçında Real Madrid'i de yenerek gücünü ispatladı.



2- Barcelona: Zorlu grupta beş maçını da kazanan Barcelona bu yıl da gruplar aşamasının en iyi takımı olmaya aday. Takımın sistemi zaten belli, takımdan ayrılan oyuncuların yerlerini de doldurdular. Tomic 11s- 8r ortalamalarıyla en etkili oyuncu, Doellman 12.8s -4.8r, Navarro 11.7 sayı ortalamasına sahip.


1- CSKA Moskova: İlk bölümün en iyi takımı CSKA Moskova oldu. Yeni koçu ve sakatlık problemlerine karşılık ilk turu mükemmel geçen CSKA Moskova deplasman maçlarını geriden gelerek kazanırken iç sahada mükemmel iki maç çıkardı.






                 3.  YILDIZLAR




Tecrübeli Yıldızlar




5- Marcus Williams & Boban Marjanovic: Kızılyıldız'ın başarısında iki tecrübeli yıldızın üst seviye performansları öne çıktı. Marcus 14.6s- 4r -6.2a ortalamaları yakalarken, Boban 14.8s- 8.4r -1a ortalamalarıyla oynadı.


4- Brian Randle: Maccabi'nin tartışmasız en iyi oyuncusu oldu, 14.6s- 5.2r - 1.8a- 2.4b ortalamaları var.



3- Sonny Weems: 'Teodosic'in yardımcılığı' görevini çok iyi yapan Weems ilk beş maçı 16s- 4.4r- 5.4a ortalamalarıyla geçti.



2- Vassilis Spanoulis: En tecrübelilerden Spanoulis 18.8s- 2.6r- 4.8 ortalamasıyla oynadı, özellikle maçların kritik dakikalarında sorumluluk üstlendi ve başarılı oldu.



1- Milos Teodosic: Sırp oyun kurucu %68 ikilik-%44 üçlükle oynadı ve 17.4s- 3r- 8.4a -1.2tç ortalamalarıyla ilk maçların en iyisi oldu.




       Yükselen Yıldızlar




5- Dario Saric: Krstic sakatlandıktan sonra daha fazla öne çıkan Saric 12.3s -4r -2.3a ortalamalarına sahip.



4- Jamel McLean: Alba Berlin'in forveti 14.6s- 5.6r -1.8a ortalamalarıyla oynarken özellikle hedef maçlarında takımını taşıdı.



3- Mardy Collins: Turow'un atletik forveti 15s- 5r - 4.2a -2.2tç ortalamalarıyla çok yönlü bir oyun ortaya koydu.



2- Andrew Goudelock: 2.8r -2.4a ortalamalarıyla oyunun diğer yönlerinde fazla etkili olamayan Andrew %59 ikilik-%45 üçlük yüzdeleriyle maç başına ortalama 21 sayı üretti.



1- Damian Kulig: '86lı pivot ilk Avrupa Kupası maçına geç de olsa çıktı, %65 ikilik - %45 üçlük yüzdeleriyle bir pivota göre müthiş bir şut opsiyonu olan oyuncu ilk beş maçı 18.6s - 6.4r - 1.4a - 1.2b ortalamalarıyla geçti.









sahinarif88@hotmail.com

twitter: @arifsahin1

www.abcspor.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder